5.1.07

BARCELONA! -2-

İspanyol amcamlar, tıpkı diğer Avrupa medeniyetlerinin yaptığı gibi, sömürgecilikte sınır tanımamış, yüzbinlerce insanı katlederek dünyanın en eski medeniyetlerini yok etmiş, kalan herkesi de katolik hıristiyan yapmayı başarmış kişilerdir...İstila ettiği yeni ve eski dünya ülkelerini sömür sömür sömürmüş, ve sonra "benim dinim böyledir, en iyisi benimkidir, kültür bizim dinimizdedir" diyerek, sömürdüğü ülkelerden kazandıklarını sadece güzel şehir yaratmaya ve rahat yaşamaya harcamış bir ülke İspanya...Sonra bir yerde stop etmiş tabii...Diğer sömürgenler kendi ülkelerine sanayi yatırımı yaparken, İspanyollar zevk ve sanat uğruna bayaa bi para harcamışlar...Daha sonra çeşitli dönemeçlerden geçip yanılmıyorsam 17 adet özerk bölge(ikisi Fas'ta) olarak ilginç bir ülke modeline geçiyorlar...Katalonya da bunlardan birisi... Barcelona'da modern şehirleşmenin başlangıcı en fazla 100-120yıl öncesine dayanıyor...Katalan bölgesi de zamanında Emevi'lerden korkan karolenj kralının arada bir tampon bölge oluşturmak için işgal ettiği ve kontluklara böldüğü bölgelerden oluşuyor...1970'li yıllarda, franco diktatörlüğün sonlarında, ülke demoktratik bi yapıya geçiyor ve yukarıda bahsettiğim özerk bölgeler oluşturuluyor...Aslında bu bölgelerin herbirinde gelişmiş şeyler var...Katalonya ise ticaret şehri olarak anılıyor...Diktatörlük bittikten sonra işsizlik artmış olsa da, zamanla toparlanıp kendi tarzlarını yaratıyorlar, ve bugün ispanya/ barcelona avrupa'nın en çok turist alan yerlerinden biri...Tarihi özetten sonra, insanlara gelince, dediğim gibi çok rahatlar ve çalışmayı pek sevmiyorlar gibi bir havaları var....Her bölge kendi arasında milliyetçi, Bask'lılar kadar olmasada burada da bir "Katalonya'ya Özgürlük" havası var...100 yıl önce yapılan binalar aslında şehrin çekirdeğini oluşturuyor ve o zamandan düşünülüp yapılmış, çok geniş caddeler, kaldırımlar, çok süslü evler, kısacası bir "yaşam zevki", yeni yapılan yerler de dahil olmak üzere heryere hakim...İnsanlar çok rahat, kimse ingilizce konuşamıyor. Genelde bağıra bağıra konuşuyorlar zaten...Sokaklarda sanat icra eden bi sürü insan var, çalgıcısı, şarkıcısı, futbolcusu, günlük kazançları 100 euro kadar oluyormuş...Aşağıdaki resimler, sokakta heykel taklidi yapan insanlara ait, heykel yapmakla kalmıyorlar, heykel oluyorlar resmen canım :)
Şehrin caddeleri geniş demiştim, meydanlar onlardan da geniş...Her yer meydan zaten...Başınızı kaldırdığınız zaman bir heykel görmediğiniz zaman yok gibi, hepsi de ayrı bir sanat ürünü...Şehrin dış kısımları(eski şehirin dışı, bizim otelin olduğu yerler) bir sürü yeni yapılmış binayla dolu, ve son derece kurallı ve zevkli yapılmış heryer...Bu kısım olimpiyatlar zamanında, burayı dolduran binlerce gecekondunun yıkılıp yeniden inşa edilmesiyle oluışmuş(olimpiyat köyü dahil)...Eski de olsa modern de olsa heryerde bir bina/cadde/meydan/heykel/park zevki görmek mümkün...Aşağıdaki fotoğraflar, bilmem ne kralının(ispanya kralı muhtemelen) evinin önünden çekilen meydan resmi...Hangi meydan hatırlamıyorum ama...İsimleri hiç hatırlamıyorum zaten...Diğer yazılarımda kralın sarayının da dışarıdan resmini göstericem, şimdilik genel bir tanıtım yapmak istedim...Şehrin üzerinde yürürken heryerinden tarih ve zevk aktığını görüyorsunuz, şehrin altından da aynı şekilde metro ve is akıyor :)
Duyduğuma göre, Türkiye'den de 60 kadar belediye başkanı barcelona belediyesini ziyarete gitmiş, şehri gördükten sonra "allah allah" demişler...Olsun, İstanbul da trafiğiyle gecekondusuyla İstanbul sonuçta...Yazıyı gene bölüyorum, "böl ve yönet" metodunu tercih ediyorum gördüğünüz gibi....

Hiç yorum yok: